LİMANAĞZI YÜRÜYÜŞÜ
Her mevsim desek de, yazın sıcağı, kışın yağmuru soğuğu derken aslında yine en güzel yürüyüş sezonu bahar ayları. Likya Yolu’nun günübirlik bu parçasını yürüyerek nefis bir gün geçirebilirsiniz.

Her mevsim desek de, yazın sıcağı, kışın yağmuru soğuğu derken aslında yine en güzel yürüyüş sezonu bahar ayları. Likya Yolu’nun günübirlik bu parçasını yürüyerek nefis bir gün geçirebilirsiniz.

Büyük Çakıl asfaltını doğuya takip edip sola dönün ve mahalleye girin. Camiden yine sola dönün ve sapmadan düz devam edin. Yol taştan toprağa dönerken Likya Yolu’nun kırmızı beyaz şeritlerinden girin ve yol boyu bunları takip edin. X gördüğünüz girişler, yoldan saptığınızı hatırlatır. Yolun başında etrafınızı labirent gibi saran maki ve ağaçlıklarla garip şekilli kayalar göreceksiniz.

Başlangıçtan yaklaşık 1 km sonra bir ayrıma denk geliyorsunuz. Buradan Limanağzı’na iki yol var. Sağa giden yol daha kısa, manzaralar daha güzel. Mağaralara ve antik Likya mezarlarına da uğruyorsunuz ancak son etapta yüksek ve dik bir kayadan, hazırda çakılı halatlar yardımıyla inmeniz gerekiyor. Abartılı bir durum yok elbette ancak yerler ıslaksa yahut denge sorunu veya yükseklik korkusu olanlar varsa daha uzun olan ikinci yolu tercih edebilirler.

Uzun yol için ayrımdan sola dönüp Likya Yolu işaretlerini takip edin. Yol boyunca, biraz da etrafa el verdiğince detaylı baktığınızda bir mezar, terk edilmiş ufak yerleşimler, bir sarnıç ve eski bir zeytinyağı değirmeni kalıntısı ve muhteşem zeytin ağaçları görebilirsiniz. Kırmızı topraklı patikada göreceğiniz kalıntı, eski Bizans tahkimatının harabeleridir. Buraya kadar denizi tekrardan görmüş olacağınız için, sahil istikametinde yürüyün. Varış noktasında Kaş’ı Limanağzı’ndan görmenin keyfi bambaşka oluyor gerçekten.

Sahile indiğinizde çağrısına karşı koymakta zorlanacağınız bir deniz sizi bekliyor olacak. O yüzden yanınıza mayolarınızı alın mutlaka. Koydaki işletmelerde kabin, tuvalet, restoran, bar, yayılmak için çardaklar, hamaklar, ne isterseniz var. Limanağzı koyu carettalar bakımından da zengin, yüzerken ya da deniz kıyısındaki masalardan birinde otururken içlerinden biriyle karşılaşma ihtimaliniz oldukça yüksek. Siz onları rahatsız etmediğiniz sürece korkulacak bir şey yok merak etmeyin 🙂

Henüz çok yorulmamış olanlar ve maceracılar için bir önerimiz daha var. Sahile varıp soluklandığınızda fazla gevşemeden yolu yukarı vurdurun ve yerin altına doğru çok ilginç bir kaya yapısıyla inen, jeoloji harikası Hıdırellez Mağarası’nı bulun deriz. Ortam, Gollum’un yüzüğü kaçırıp sakladığı yere benziyor, ürpertici olduğu kadar büyüleyici de.

Geri dönüşte tekrar yürümek istemiyorsanız Limanağzı teknelerini bekleyebilir ve kişi başı 10 lira verip ufak teknelerde takataka sesleriyle Kaş limana 10 dakikada dönebilirsiniz.

bir yorum bırakın